Kari-gurashi no Arietti

Aslında kışın seyrettim bu animeyi. Ama yazması anca bugüne denk geldi.

Arietti, Mary Norton‘un The Borrowers adlı romanından uyarlanmış bir Ghibli, Hayao Miyazaki yapımı. Yönetmen de Hiromasa Yonebayashi.

Yine The Borrowers adıyla çekilmiş bir Hollywood filmi de vardı seyrettiğim. Kitabı okumadığım için filmler ve kitap arası bir karşılaştırma olayına girmeyeceğim. Ancak 97 yapımlı Hollywood filmi bu kadar hoşuma gitmemişti.

Anime konusunu Ekşi Sözlük’ten şu entryi alarak aktarmak istiyorum; uzun uzadıya ayrıntıya dalmayalım.

“14 yaşındaki arietty ve takriben 10 santim boyundaki clock ailesinin geri kalanı, evin “insan”larından ödünç alınan eşyalarla kurdukları evlerinde huzur içinde ve fark edilmeden yaşamaktadır. ama bir insan çocuk olan sho, arrietty’i fark eder, ve olaylar gelişir.”

Türkçeye Aşırıcılar olarak çevrilmiş. Bu kelime, anlatılmak istenenden uzak geliyor bana. Aşırmak ayrı, to borrow ayrı, onların kendilerini tanımlamaları ayrı. Tam karşılamıyor olayı, bu sebeple itici geliyor bana ifade olarak, rahatsız ediyor, dürtüyor, bilemiyorum bir şeyler yapıyor işte. Sensin aşırıcı be! diyesim geldi. Neyse..

Ben çok beğendim animeyi. Büyük bir keyifle seyrettim. Arrietty güzel, Sho güzel, hikâyeleri güzel..

Beni filmden daha ziyade müzikler büyüledi diyebilirim. Hatta seyrederken filmin bile önüne geçti. Kulağım sürekli müziklerdeydi. Alışılagelmişin dışında bir Ghibli seçimi olmuş. Fransız arp sanatçısı Cécile Corbel hazırlamış soundtrack albümünü. Japon yapımcılar da birkaç şey eklemiş sonra. Corbel ve arpı, animeyi acayip bir havaya bürümüş. Yer yer tüyleri diken diken eden melodiler, biraz İskoç, İrlanda esintileri, biraz Japon esintileri derken çook akıcı ve etkileyici bir albüm olmuş. En sevdiğim soundtrackler arasında çoktan yerini aldı.

Cécile Corbel’i ilk kez Yarim Gitti adlı türküyü söylediğinde tanımıştım internette. Birçok dilde şarkı söylüyor. Bretagne’da doğmuş olması da müziğindeki Kelt etkisini açıklıyor. Albüme dönecek olursak,
 
01 The Neglected Garden(荒れた庭)
02 Our House Below-Movie Version(床下の我が家)
03 Our House Below-Instrumental Version(床下の我が家)
04 The Doll House-Instrumental Version(ドールハウス)
05 Sho’s Lament-instrumental Version1(翔の悲しみ)
06 Arrietty’s Song-instrumental Version(Arrietty’s Song)
07 The Neglected Garden-Instrumental Version(荒れた庭)
08 Sho’s Waltz(翔のワルツ)
09 Spiller-Instrumental Version(スピラー)
10 Rain-Instrumental Version(雨)
11 The Wild Waltz(ザ・ワイルド・ワルツ)
12 Sho’s Lament-Instrumental Version2(翔の悲しみ) 13 An Uneasy Feeling(不安な気持ち)
14 With you(あなたと共に)
15 The House is in Silence(静寂の屋敷)
16 Sho’s Song-Instrumental Version(翔の歌)
17 Precious Memories(大切な思い出)
18 Goodbye My Friend-Instrumental(グッバイ・マイ・フレンド)
19 I Will Never Forget You(あなたを決して忘れない)
20 主題歌Arrietty’s Song(Arrietty’s Song)
21 ボーナストラックTears in My Eyes(僕の涙)
22 ボーナストラックGoodbye My Friend(グッバイ・マイ・フレンド)
 

şeklinde 22 şarkıdan oluşuyor. Sho’yu anlatan parçalar (Sho’s Lament, Sho’s Song, Sho’s Waltz) daha çok hoşuma gitti benim.

Animenin ana müziği olan Arrietty’s Song ise hem enstrümantal hem de sözleriyle yer alıyor albümde. Corbel İngilizce, Japonca, Fransızca ve daha birçok dilde seslendirmiş parçayı. Çok beğendim şarkıyı.

https://www.youtube.com/watch?v=47REH5rgSpw

 The Wild Waltz (Özellikle 1.20-2.00 arası) çok güzel bir şarkı. Animedeki sahneleri de hoş. 🙂

Ve  An Uneasy Feeling, gerçekten uneasy, beklenmedik, yeni hisleri başarıyla hissettiren bir parça olmuş. Tuhaf, gergin bir havası var.

Spiller, Spiller’ı tanıdığınızda ise cuk oturmuş diyeceğiniz bir şarkı olmuş.. 🙂

Albümü baştan sona dinlemekten büyük bir keyif alıyorum gerçekten. Tavsiye ederim size de.. Bir kere dinleyip pes etmeyin! Çalsın arkada bir yerde çalışırken.

***

Genel olarak konu işleyişi diğer Miyazaki yapımlarına göre zayıf ya da geri planda kalmış gibi. Öyle karışık kurgular söz konusu değil ama görsel ayrıntı şahane. Her karede ayrı bir şey yakalamak eğlenceli.

Ne bileyim Arrietty’nin ev gezileri uzun uzun verilmiş hep, dakikalar sürüyor. Daha az olay daha çok betimleme olmuş. Bu dakikaları, durum ânlarını seyretmek ayrıntılar dolayısıyla o kadar da sıkıcı olmuyor, ama konu da ilerlemiyor işte.

Arietti ve ailesi gibi küçük minik insanların dünyası ile Sho ve ailesinin içinde yer aldığı insanların dünyası güzel resmedilmiş. Tabii bu aynı zamanda klasik bir büyük-küçük ilişkisi olarak da görülebilir. Konu olarak da daha önce işlenmiş, yeni ve özgün değil denebilir fakat ben seyrederken bu noktaları görmek istemedim açıkçası. Bulunduğum ortamın dışında olmak istiyordum, anime de beni istediğim yere götürdü.

Birazcık spoiler olayına girecek olursam:

Arietty’nin  babasıyla beraber ilk kez çıktığı ihtiyaç gezisinde, Sho’nun onu fark ettiği sahne çok etkileyici geldi bana.

Yaşlar 14 ama birçok animede olduğu gibi burada da tuhaf bir çocukluk aşkı söz konusu. Fakat ne ilkokul, orta okul ne de aşk üzerine kurulu bir yapı. Gerçekten kendine has, değişik bir bağ kuruluyor aralarında. Zavallı Sho, Arietty’nin ailesini kurtarma çabası içinde koştururken kalbinden ötürü, düşüp gidecek diye çok korktum.

Diğer taraftan anime sonunda Sho’ya ne olduğunu öğrenemiyor olmak üzücü, pat diye bitiyor. Kalakaldım yazılar akmaya başlayınca. Enee bitti mi yaaa? Ama? Tamam illa mutlu son olsun demiyorum ama olası gelişmelerden haberdar olaydık iyiydi. İyileşti mi çocuk aloo?

Çılgın Spiller dışında bir Borrower göremedik hiç. En son nereye taşınıyorlar acaba? Yolculuk esnasında sonlandı hikâye.. Ayrıca Spiller’ı biraz daha tanıyabilirdik.

Baba, tüm dünya işlerini çözmüş cool hâliyle MacGyver gibi adamken, annenin tavırları insanı çileden çıkarıyor.

Arrietty ve Sho görüştüler mi acaba sonra? Ya yazık ama ya öyle bir arkadaş edineceğim, tam ne güzel derken zırt diye gitmek zorunda kalacak.. I ıh! o insan avcısı kadın gideydi de bunlar güzelce evin keyfini çıkarsaydı? Borrowerlığın kitabına mı aykırı acaba?

***

Yazı biraz uzunca oldu ama animenin müzikleri eşliğinde yazmak hoş oldu. Seyredin siz seyredin! 🙂

http://www.onlineghibli.com/arrietty/



0 thoughts on “Kari-gurashi no Arietti”

  • Miyazaki’ninkiler haric Ghibli animelerinin cogu agir tempoda ilerliyor ve daha cok ic dunyalarina ya da gunluk yasantilarina odaklaniyor karakterlerin. Arietti’de de bu kucuk insanlar mi desem yoksa cuceler mi, nasil yasiyorlar, bizim icin kucuk ama onlar icin buyuk esyalari hangi sekillerde kullaniyorlar daha cok bunlara kastirmislardi. O yuzden dedigin gibi o temizlikci manyak kadina yakalanma ve kacma haric pek bir aksiyon yoktu. Fakat gorselligiyle bile alip goturuyordu anime. Bir de anasi babasi es olarak Spiller’i uygun buldular ya kiza, bisey demiyorum onlara 🙂

    • O genel betimleme ve inceleme olayı öyle de, bir eksiklik var gibi hissettim hep bittikten sonra. Fakat her şekliyle gayet beğendim.
      Bak yazayım demiştim unuttum. Arietti’nin saç tokası, çay fincanları ve içine koydukları tek yaprak çay 🙂 Duvara tablo yerine pul falan 🙂 Çok güzel ayrıntılardı..
      Deli kadının, Sho’nun alıbeti ne oldu? Arietti evlendi mi? Spiller ne yaptı? ahaha 😛 Hakkaten ya.. kızım yavrum bak çılgın bu, seyyah bu demediler eheh..

  • Evet anime hakkında söylenecek bir şey yok insanı alıp götürüyor.Ama benim merak ettiğim bir şey var Cecile Corbel in başka böyle arp ile güzel albümü varmı bildiğiniz ? Bide bu Cecile Corbel kimdir nedir ben bi bilgi bulamadım bi bilgisi olan varmı 😀

  • teşekkür ederim bir şey daha sorcam bu sitede böyle daha başka film fonları fln paylaşılıyormu üye olsam iyimi olur 😀

    • sitedeki konu yelpazemiz bir hayli geniş.. hoşuma giden soundtrackler, parçalar vs. olduğunda paylaşmaya çalışıyorum. kafamda olan birkaç şey var, kısa süre içinde yazmaya çalışacağım, buyrun misafirimiz olun bekleriz 🙂

  • birde Cecile Corbel yarim gitti diye bir türkü söylemiş ya internette araştırdım birçok video var ama hiç kadının sesi anlaşılmıyor türkçe mi ingilizce mi söylüyor bilemedim 😀

  • peki bana biraz siteden bahsedebilirmisiniz;? yanılmıyorsam yabancı bir site nasıl üye olunur sizinle yada başkalarıyla nasıl irtibat kurulur yeni konuları fln nasıl görebilirim yardımcı olursanız sevinirim 😀

    • Burası bir blog.. Müsait olduğumuz zamanlarda eşimle beraber birçok farklı alanda, çeşitli konularda görüş ve yorumlarımızı bildiren yazılar yazmaya çalışıyoruz. Arşivden ya da “Konuları Görelim” başlığından yazıları seçip okuyabilirsiniz.
      Siteyi ana sayfadan takip ettiğinizde yeni yazıları görebilirsiniz.. Ayrıca “Takip Et” butonu ile mail yoluyla kaydolup yeni yazılardan haberdar olabilirsiniz. Böyle işte.. 🙂

  • şey hala bir cevap alamadım ilgilenen varmı bide bu verdiğiniz sdenen dowland yapılabiliyormu?

    • Cevap verememe sebebimiz iş yoğunluğudur. Uzun süreli mesailerde bilgisayar başında siteyle ilgilenmemiz zor olabiliyor bazen, kusura bakmayın lütfen. Verdiğim siteden download yapılmıyor ancak üstüne tıkladığınızda bazı parçaları online olarak dinleyebiliyorsunuz.

      • ne demek asıl siz kusuruma bakmayın biraz aceleci davrandım 😀 bir de eşimle beraber demiş siniz bu site sizinmi yani ? yoksa yorumcumusunuz ? adı yabancıda 😀 çok özür dilerim çok soru sorudum ama sonuçta bilmediğim bir site kusra bakmayın tekrar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir